Ahlak Notu

AHLAK NOTU: Tanıttığım filmlerin ahlaki yönü hakkında size fikir vermek için filmlere 10 üzerinden bir ahlak notu verdim. Örneğin hiç müstehcen sahne yoksa ahlak notu 10 olmalıdır. Birkaç müstehcen sahneden dolayı filmin notu 7'ye kadar düşebilir. Daha kötü filmleri sitemde tanıtmıyorum.
Kullanılan işaretler: +7 ahlak notunun yedi puan veya üzeri olmasını ifade eder.
+8 sekiz veya üzeri, +9 dokuz veya üzeri, ? emin değilim, ** veya *** tavsiye ediyorum, +++ tavsiye ederim, ++ müstehcenlik yok, ++- çok az müstehcenlik var, +- sınırda

22 Mart 2019 Cuma

22 TEMMUZ (22 July) Ahlak Notu: ~ 9.4/10


Süre:  2s 23dk 


Yönetmen:  Paul Greengrass
Oyuncular:  Thorbjørn HarrAnders Danielsen LieJon Øigarden....
Tür:   Duruşma, Gerçek hayattan, DramGerilimTarihi
Ülke:  ABDNorveçİzlanda


Konu: Film, 22 Temmuz 2011 tarihinde aşırı sağcı terörist Anders Behring Breivik'in Norveç’i kana buladığı korkunç saldırıyı konu alıyor. Başkent Oslo’nun hemen dışındaki Utøya Adası’nda düzenlenen İşçi Partisi Gençlik Kampı’nı basan terörist 77 kişinin hayatına son veriyor. Film, olayları üç farklı bölümde anlatıyor: saldırıdan kurtulanlar, Norveç’in siyasal liderliği ve davada görev alan avukatlar.

Kişisel Kanaatim:      


Olayı araştırmamış biri olarak film bana çok objektif bir bakış açısı sunuyormuş gibi geliyor. 
Norveç hükümetini temize çıkarmayıp   ihmal veya boşluklarını da işlemişler. Katliamdan sonra  Başbakanın komisyon kurdurup açıkları araştırtması ve komisyonun sonuçlarında bu açıkların net şekilde  ifade edilmesine karşılık başbakanın mütevazı bir tavır alıp  sorumluluğu kabul edişini izlemiş oluyoruz.  Gerçekten çok objektif ve adil bir filme benziyor.

Breivik'in avukatının,  avukatlığı kabul ederken söylediği:  "Yaptığını onaylamıyorum ama seni savunacağım" anlamındaki cümlesini önemsiyorum. Avukatın mahkeme süreci boyunca toplumdan gelen baskılara direnişi, Breivik'in kendisinin neler düşündüğü, yaptığı katliamdan sonra geçirdiği süreç içerisinde psikolojisindeki değişim verilmeye çalışılmış. Elbetteki ağırlıklı olarak verilen şey bu katliamın mağdurlarının ve etkilenen kimselerin ne kadar büyük sıkıntılar çektiğidir. Özellikle göçmen bir ailenin kızının mahkemede katliam öncesi ve sonrası duygularının neler olduğunu anlatmış olduğu kısım çok önemli diye düşünüyorum.  Filme göre katliamın yaşandığı bölgenin belediye başkanı olan hanım efendinin iki oğlu da o sırada   katliamın yaşandığı gençlik kampında bulunmuş ve zarar görmüştür.  Bir çocuğu tek gözünü kaybetmiş ve büyük acılar yaşamıştır. filmin önemli bir bölümünde bu çocuğun ve ailesinin  sıkıntıları işleniyor 

Mağdurların mahkemede ki ifadeleri filmin çok önemli bir tamamlayıcısı olmuş. Başlarda dik duran Breivik'in filmin sonlarına doğru psiklojisinde yaşanan değişimi vermeye çalışmışlar.   Breivik avukatına kendisini ziyarete gelip gelmeyeceğini sorar ve avukatı bunu reddeder ve aralarında geçen konuşmalar ibretliktir. Breivik kendisinin yolundan gelecek başkaları olacağını söyler. Avukatı ise "çocuklarım onların çocukları sizinle mücadele edecek" anlamında cevap verir. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyebilirsiniz ama şunu demek istiyorlar: Avukatların işi suçluları aklamak değil adalet sisteminin doğru çalışmasını sağlamaktır. 

Filmde ki ibretlik bir olayda şudur:  Breivik'in avukatı, Breivik'in annesine mahkemede onun lehine konuşmasını teklif eder.  Fakat annesi medya önüne çıkıp herkes tarafından tanınacağını düşünerek oğlunu savunmayı reddeder.  

Ailece izlenebilecek bir film mi? 
Filmin bir sahnesinde ilgili şahıs ceset resimlerini elinde tutup inceliyor. özellikle 2 ceset resminde biraz müstehcenlik var. 

Bir sahnede  sarılma var ama öpüşme felan yok. Biraz kardeşçe bir hareket gibi.  
Bir katliamı detaylarıyla anlatıp gösteren bir film olduğu için şiddet sahneleri , küfürler ve   mağdurların dramları vb. düşünülürse çocuklar için uygun değil.  Filmin İmdb'de ki sertifikasyonunda en düşük 15 yaş görünüyor.  








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.